1 Ağustos 2016 Pazartesi

Dış Kulak 2

KULAK HASTALIKLARI HAKKINDA
Kulak Hastalıkları
Kulak Hastalıkları Video Menier Hastalığı Baş Ağrısı Nedir Vertigo Hastalığı
Miğren Hastalığı Hemoroid Hastalığı Prostat Hastalığı Kulak Resimleri
Dış Kulak Yolu ve Hastalıkları
Dış Kulak (DKK) Kepçesinin Özellikleri
*Deri ön yüzde perikondriuma sıkça, ark yüzde gevşek biçimde yapışıktır.Travmalarda deri ile birlikte perikondrium dekolmanı ve hematomu oluşur.
*DKK arka yukarı çekilerek kulak zarı görülebilir.
*DKK işitmeyi etkilemez.
*Gözlük takmada ve estetik açıdan yararı vardır.
*Dış kulağın parotis bölgesine, retroauriküler ve derin servikal ganglionlara yayılan zengin bir lenf sistemi vardır.

Dış Kulak Yolu (DKY)’ nun Özellikleri
*Dışta kıkırdak, içte kemik iskeleti vardır.
*Yaklaşık 3 cm uzunluğunda olup, kemik ile kıkırdak iskelet arasında açı vardır.
*Otoskopi yaparken DKK’sini arkaya yukarı çekmek gerekir.
*Kıkırdak kısımda cilt altı dokusu daha zengin olup içinde kıl follikülleri ve serumen bezleri bulunur.
*Kemik kısımda deri oldukça atrofiktir.
*pH asittir (6.8 - 5.0)
*Kıkırdak dokusunda bulunan Santorini yarıklarından enfeksiyonlar komşu organlara yayılabilirler (MALİGN OTITİS EKSTERNA)
*Duysal innervasyonu n.trigeminus, n.vagus, n.fasialistir.
*Timpan zarından dışarıya doğru hücre migrasyonu vardır.Epidermisin rejenerasyonununa yönelik migrasyon DKY’nun spontan temizliğine de yarar.

Dış Kulak Hastalıkları
A. DKY İltihabı(Ekternal Otit)

1. Akut Nonspesifik DKY İltihabı (Otitis externa acuta).

2. DKY Fronkülü (Otitis Externa Circumscripta)

3. Kulak Kepçesi Erizipeli

4. Kulak Kepçesi Perikondriti

5. Malign DKY İltihabı (Otitis Externa Necroticans)

6. Zaster Oticus (Viral Enfeksiyon)

7. DKY Mikozu

8. DKY Ekzeması.

B. Cerumen Obturans (Buşon)

C. DKY Yabancı Cisimleri
D. DKY Eksostozları
E. Dış Kulakta Oluşum Kusurları

*Kepçe Kulak
*Yelken Kulak
*Mikroti / Anoti / Makroti
*DKY Stenoz / Atrezisi
*Prearüküler Fistül

F. Kulak Kepçesinin Yaralanmaları
*Othematom
*Donma ve Yanıkları
G. Dış kulak tümörleri
*Benign Tümörler
*Aterom
*Senil Keratoz (Prekanseröz)
*Malign Tümörler
*Bazal Hücreli Karsinom
*Yassı Epitel Hücreli karsinom
*Malign Melanom

Dış Kulak İltihabı Hastalıklarının Etyolojisi
1.pH Değerinin Düşmesi
2.Bezlerden Yağ Asitlerinin Azalması
3.Bezlerden Lizozim Miktarı Azalması
4.Migrasyon İle Temizliğin Engellenmesi
5.Cilt Deri Atrofisi
6.Yaralanmalar
7.Orta Kulak İltihapları
8.Organizmada direnci yıkan sistemik hastalıklar

Dış Kulak İltihabi Hastalıklarının Semptomları
1.Ödem
2.Hiperemi
3.Akıntı
4.Tragusta hassasiyet
5.Nadir olarak zar iştiraki
6.Orta kulak ve Mastoidin patolojiye iştirak etmemesi
7.Nadir olarak iletim kaybı
8.Orta kulak akut iltihaplarını taklit edebilir.

Dış Kulak İltihabı Hastalıklarının Tedavisi
1.Lokal tedavi: Antiseptik, antibiotik veya antimikotik solüsyonlar,damla şeklinde DKY’na damlatılır veya ince bir gazlı beze emdirilerek etki süresi uzatılır.
2. Sistemik antibiotik ve antimikotik ilaçların ajan patojene uygun seçimi yapılır (kültür ve antibiogramlarda).
3. Sistemik hastalığı olanlar da, hastalığa uygun tedavi gereklidir.
4. Apseleşme gösteren lezyonlarda cerrahi drenaj yapılmalıdır.

Dış kulak hastalıkları
a. İnfeksiyonlar
b. Travmalar
c. Yanmalar, donmalar
d. Tümörler
e. Dış kulak yolunda yabancı cisimler
f. Buşonlar olarak gözden gerçireceğiz.

a. İnfeksiyonlar Erizipel:
-β hemolitik streptokokların yaptığı bir lenfanjitdir.
-Kabarık bir demarkasyon hattı ile salim kısımlardan ayrılır.
-Genel durum kötülüğü,
-39,5 - 40°C ateş, bel ağrıları olur.
-Sepsise yol açabilir.
Tedavi:
-Penisilin,
-Aluminyum asetat solüsyonu ile pansuman,
-lokal antibiyotikli pomadlar,
-yatak istirahati verilir.

Furonkül:
Dış kulak yolu deri kısmında stafilokokların neden olduğu, diffüz veya lokalize (tek) abse olarak görülür.
-Şiddetli ağrı,
-duymada azlık,
-ateş vardır.
-Ağrı kulak kepçesinin hareketi ve çiğneme ile artar. Zira çene eklemi ile dış kulak yolu çok yakın komşuluk halindedir.
-Otoskopla furonkül görülür.
-Antibiyoterapi (eritromisin veya ampisilin),
-alkolle pansuman,veya bistüriyle açılması gerekebilir. Bol damarlıdır damarlıdır .

b. Travmalar:
-Gerekirse ototransplantasyon mümkündür.
-Ayrıca teğet olarak kulağı sıyırmış travmalarda othematom→ perikondrit olabilir (güreşçi, boksör, hammal).
-Kepçede şişlik, morarma vardır.
-Othematom boşaltılır. Gayet sıkı tampone edilmelidir.
-Antibiyotik verilir.
Perikondritlerde; stafilokok, streptokok, pseudomonas pyocyaneus etkendir.
Tedavide
-sulfonamidler,
-basitracin,
-polimiksin,
-lokal antibiyotikli damlalar,
-asit borik (özellikle pseudomonaslarda) tatbik edilir
1) Ponksiyon ile aspirasyon (tercihen çift ponksiyon)
2) İnsizyon ile drenaj
3) Alkol borik uygulanır

c.Yanmalar, donmalar:
Yanıkların tedavisi genel yanık tedavisi gibidir.
-Donmalarda damarlarda küçük trombozlar → nekroz → gangrenler meydana gelebilir.
-Taze vakalarda soğuk (kan, su v.s.) pansuman olarak tatbik edilir.
-Antikoagülan ve antibiyotikler verilir
-38-42° C'de nemli pamuklarla ısıtma yapılır.
-Ancak masaj, ovma gibi işlemler yapılmamalıdır.

d. Tümörler
1. Keloidler,Fibrom,Anjiom,kondrom v.s. polipler: Orta kulaktan uzanan mukoid poliplerdir.
2. Papillom: Elektrokoterle çıkarılır.
3. Kanser:
-Cilt kanserleri bazosellüler ve spinosellüler olabilir.
-Bazal hücreli olanlar çok selim seyreder.
-Yavaş ve lokal yayılır.
-Spinosellüler kanserler retroauriküler, parotis, mandibüler lenf sistemine metastaz yaparlar.
-Bazosellülerde cerrahi ve gerekirse boyun diseksiyonu yapılır.

e. Dış kulak yolunda yabancı cisimler:
-Organik veya İnorganik olabilir,madeni olabilir. Organik olanlar şişebilir. -İsthmusu aşanlara pratisyen müdahale etmemelidir.
-Organik olanlar canlı ise steril zeytinyağı (alkolle karıştırılıp yıkanır) veya steril su ile öldürülür.
-Sonra yıkanarak çıkarılır. Aspiratör, kroşe, küret ile yüzeye çıkarılır .

f. Buşonlar (kulak kiri birikintileri):
-Epitelden zengin (dermoid) ve sert olur. Buşon siyah-kahverengi ve yumuşaktır Kolleterol kristalleri içerdiğinden. Kulak aspire edilir.
Serumen (sarı-kahverengi, yumuşak): Epitel döküntüleri ihtiva ederler.
Banyo, deniz v.s. den sonra ıslanır ve şişerek kulak yolunu tıkarlar.
Sert buşonların yumuşatılması için; günde birkaç kez gliserin içeren kulak damlaları damlatılarak sert buşonlar yumuşatılır. Kroşe ve küretlerle çıkarılır. Kulak zarı delik olanlarda mutlaka Aspirasyon yapılarak buşonlar temizlenir.
Dış kulak yolu iltihabı nedir? Rahatsızlığın sebepleri nelerdir?
Dış kulak yolu iltihabı, dış kulağın ve dış kulak yolunun enflamasyonu, irritasyonu veya enfeksiyonunu ifade eder. Hastalık, yüzücü kulağı - otitis externa olarak da bilinir. Dış kulak iltihabının birçok sebebi vardır:
*Kulak kirini, pamuklu çubuklarla veya küçük nesnelerle temizlemeye çalışmak kulak yolu derisinde tahrişe neden olabilir. Bu hasarlı dokuya mikroplar kolaylıkla yerleşerek, enfeksiyon oluşturur.
*Yüzücü kulağı, bazen orta kulak enfeksiyonu veya soğuk algınlığı gibi üst solunum yolu enfeksiyonları sırasında da oluşabilir.
*Kulağın nemli olması, sulu ortamı seven pseudomonas gibi bakterilerin enfeksiyon meydana getirmesine zemin hazırlar.
*Diğer bakteriler ve nadiren mantarlar da dış kulakta enfeksiyona neden olabilirler.

Tüm bu faktörlerin dışında
*Kirli sularda yüzmek,
*Kulağı kaşımak, karıştırmak,
*Kulak içinde yabancı cisim olması,
*Alerji,
*Kulağın yıkanması da dış kulak yolunda iltihaba sebep olabilir.

Dış kulak yolu iltihabının belirtileri şunlardır:
*Dış kulakta kaşıntı, sarı, sarı-yeşil renkli ve kötü kokulu akıntı, iltihaplı veya *kötü kokulu ağrı, tıkanıklık gibi semptomlar iltihap belirtisidir.
*Kulak ve kulak yolu kızarık ve şiş görünür.
*Kulak derisi pullu ve döküntülü görülebilir.
*Dış kulak yoluna dokunmak veya hareket ettirmek ağrıyı arttırır.

Teşhis sırasında, dış kulak yolundaki şişlikten dolayı kulak zarını gözlemlenmesi zorlaşabilir. Doktor, dış kulak yolundaki akıntıdan örnek alarak herhangi bir bakteri veya mantarı tanımlamak için laboratuvara gönderebilir.
Bulguların kötüleşmesi, tedaviye rağmen devam ederse veya ağrı, kafa tabanında kızarıklık veya devam eden ateş gibi yeni şikâyetler eklenirse doktorunuza başvurunuz.
Dış kulak yolu iltihabı nasıl tedavi edilir?
Dış kulak yolu iltihabının tedavisinin ilk aşamasında, kulak yolundaki akıntı temizlenmelidir. Bu işlem ilaçların etkili olmasını kolaylaştırır. İlaçların dış kulak yolunun sonuna kadar ulaşabilmesi için 4 veya 5 damlanın tek seferde damlatılması gerekir. Kulak kanalı çok şiş ise damlaların içeriye ulaşabilmesi için fitil benzeri bir süngerin dış kulak yoluna yerleştirilmesi gerekebilir. Ağrı ciddiyse, ağrı kesici kullanılabilir. Kulağa sıcak bir şey uygulanması ağrıyı azaltabilir.
Tedavide;
Antibiyotik içeren kulak damlaları, mantarlar için antimikotikler kullanılabilir. Bulguların kötüleşmesi tedaviye rağmen devam ederse veya ağrı, kafa tabanında kızarıklık, devam eden ateş gibi yeni şikâyetler eklenirse doktorunuza başvurunuz.
Dış kulak yolu iltihabı tedavi edilmezse ne gibi komplikasyonlar ortaya çıkabilir?
Dış kulak yolu iltihabı tedaviye iyi yanıt verir. Ancak tedavi edilmezse;
*Diyabet gibi altta yatan problemi olan bazı kişilerde malign otit eksterna,
*Kronik otit eksterna (kronik dış kulak enfeksiyonu),
*Vücudun diğer bölgelerine enfeksiyonun yayılması gibi komplikasyonlar ortaya çıkabilir.

Dış kulak yolu iltihabından korunmak için nelere dikkat edilmelidir?
Dış kulak yolu iltihabından korunmak için aşağıdaki önlemler alınabilir:
*Kulakları kaşımamak, kulak temizleme çubuğunu ya da diğer nesneleri kulağa sokmamak *Kulakları temiz tutmak
*Kulağı, neme maruz bırakma sonrası kulağı kurulamak (yumuşak pamukla)
*Kirli sularda yüzmekten kaçınmak
*Yüzerken kulak tıkaçları kullanmak
*Kulaklar ıslandıktan sonra bir damla alkol ve bir damla beyaz sirkeyi karıştırıp, bu karışımı kulağınıza damlatmak (Alkol ve sirkenin içindeki asit, bakteriyel üremeyi engellemekte yardımcı olur)

Kulağın dengeyi sağlamadaki görevi:
Denge, iç kulakta yer alan üç yarım daire ka¬nalları ile bunların uçlarında bulunan ampulla deni¬len bölüme bağlı tulumcuk ve keseciklerle sağlanır.
Bu yapıların içinde endolenf, dışında perilenf sıvısı bulunur.
Ampulla, tulumcuk ve kesecik içinde, titrek tüylü duyu hücreleri ve duyu sinirleri vardır. Ayrıca CaCO3 kristallerinden oluşmuş otolit denilen küçük taşlar yer alır.
Vücudun dengesi bozulacak olursa kulak taşlarının duyu hücrelerine yaptığı basınç değişir. Bu durum impuls oluşumunu sağlar. İmpulslar duyu sinirleriyle beyin ve beyinciğe iletilerek merkezden verilen emirlere göre kaslar uyarılır ve denge sağlanır
Kulakta kireçlenme (Otoskleroz)

Otosklerozda (kireçlenmede) iç kulağın kemik duvarı bozulur ve iç kulak girişinde sünger gibi anormal kemik oluşur. Üzengi kemiği de iç kulağa ses dalgalarını geçirmek için titreşim yapan ufak kemikten etkilenmiş olabilir ve hareket edemez. Bu iletişime bağlı işitme kaybı birbirine bağlı kemikler yoluyla orta kulaktan titreşimleri ileri geçiren mekanizmanın çalışmamasıdır. İletişime bağlı işitme kaybı, düzelebilir. İç kulak sinirlerine bağlı işitme kaybı gibi değildir. 0 düzeltilemez.
Belirtiler
- Kulaklardan birinde veya her ikisinde ağır ilerleyen işitme kaybı
- Kulak çınlaması.
Genç yetişkinlerde otoskleroz (kireçlenme) en sık görülen orta kulak işitme kaybı nedenidir. Otoskleroz Amerikan nüfusunun yüzde onunu bir dereceye kadar etkiler. Otoskleroz aileden geçer ve erkeklerden daha çok kadınlar arasında yaygındır. Zencilerden, Amerikan yerlilerinden (Kızılderililerden) ve Asyalılardan (sarı derililerden) daha çok beyazlarda görülür.
Otosklerozda (kireçlenmede) iç kulağın kemik duvarı bozulur ve iç kulak girişinde sünger gibi anormal kemik oluşur. Üzengi kemiği de iç kulağa ses dalgalarını geçirmek için titreşim yapan ufak kemikten etkilenmiş olabilir ve hareket edemez. Bu iletişime bağlı işitme kaybı birbirine bağlı kemikler yoluyla orta kulaktan titreşimleri ileri geçiren mekanizmanın çalışmamasıdır. İletişime bağlı işitme kaybı, düzelebilir. İç kulak sinirlerine bağlı işitme kaybı gibi değildir. 0 düzeltilemez.
Belirtiler
Belirtiler 15 ila 35 yaşları arasında ortaya çıkar. Bu durum yavaş ilerler ve tek kulağı veya her iki kulağı birden etkiler. İşitme kaybı hafif veya ağır olabilir. Kireçlenmesi olan kadınların işitme kaybı yüzdesi hamilelik sırasında artabilir. Eğer işitme duyunuz gitgide zayıflıyorsa, doktorunuzu görün.
Teşhis
Eğer işitme duyunuzun giderek azaldığını fark ederseniz, doktorunuza başvurun. Doktorunuz kulağınızı muayene edecek, işitme testleri yapacak ve herhangi bir akrabanızda erken işitme kaybı olup olmadığını soracaktır.
Otoskleroz genel sağlığı etkilemez ve çoğu zaman iyileştirilebilir bir hastalıktır. Bununla birlikte, sağırlık duygusal olarak zorlayabilir ve çevreden uzaklaşmaya neden olabilir.
Tedavi ve Cerrahi Tedavi
Otoskleroz çoğu kez, stapedektomi denilen bir ameliyatla ki bu ameliyatta, kulak kanalının derisi kesilir ve kulak zarı kaldırılır; böylece üzengi kemiği çıkarılır ve yerine ince bir tel ya da paslanmaz çelikten bir protez takılır. Daha sonra kulak zarı eski haline getirilir ve 1-2 hafta içerisinde iyileşme olur. Bazen üzengi kemiğinin tabanında küçük bir delik açmak ve protezi yerleştirmek için lazer kullanılabilir.
Ameliyattan sonra birkaç saat baş dönmesi olabilir, ancak daha sonra geçer. İşitme yeteneğiniz hızla eski haline gelir ve birkaç hafta içinde normal etkinliklerinize dönebilirsiniz. Ara sıra orta kulakta bir kan pıhtısı oluşarak ses iletimini etkiler. Genellikle bu pıhtı birkaç haftada ortadan kalkar.
Stapedektomi ameliyatı otosklerozlu hastaların çoğunda başarılı olur, ancak her 100 kişiden bir, ikisinde ameliyattan sonra tam bir işitme kaybı olabilir. Bu, ameliyattan önce düşünülmesi gereken bir durumdur. Eğer iki kulağınızda da otoskleroz varsa, önce bir kulağınızdan ameliyat olmanız, sonucu gördükten sonra ikincisini ameliyat ettirmeniz daha uygun olur. Eğer iç kulakta bir hasar varsa, stapedektomi ameliyatı sorunu çözmeyebilir.
İlaç Tedavisi
İlerleyen kemik bozulmalarını ve sünger benzeri kemiklerinn sertleşmesiyle oluşan işitme kaybını önlemek için sodyum fluorid, kalsiyum ve vitamin D tabletleriyle tedavi uygulanır. Ancak ne derece yararlı oldukları konusunda tartışmalar devam etmektedir.
İşitme Aletleri

Otoskleroza bağlı işitme kaybını düzeltmenin bir başka yolu da işitme aletleridir. Eğer bir veya her iki kulağınızda da kireçlenme (otoskleroz) varsa, doktorunuz sizi işitme aleti yerleştirmesi için bir odiolojiste gönderebilir.
Kulak hastalıklarına bağlı başdönmesi:
Şiddetli dönme hissi; bulantı-kusma, terleme gibi şikayetler istemsiz göz hareketleri ile birliktedir.
Yatarken başın posizyonunun değişmesiyle ortaya çıkan başdönmesi  daha çok iç kulak hastalığıdır ve başdönmesi süresi bir dakikaya yaklaşabilir.
Günlük aktivitelerde, yine baş hareketlerine bağlı olan başdönmesi ise daha çok boyun kaynaklıdır ve saniyeler sürüp geçer.
Karanlıkta yürüyememek iki taraflı kulak hastalığına bağlıdır.
Atmosfer basıncında ani düşme, hapşırma, öksürme sonrası gelişen başdönmesi içi kulak zarlarının yırtılmasına bağlıdır. Bu hastalarda işitme kaybı ve kulak çınlaması da görülebilir.
Akustik tümör oldukça yavaş büyüdüğünden, kompansasyon nedeniyle hasta hiç başdönmesi şikayeti göstermeden büyük boyutlara ulaşabilir. Yeterli hacme ulaşan tümör beyinciğe bası yaparak dengesizlik yapabilir. Nadiren hızlı büyüme ve başdönmesi ile karşımıza çıkabilir.
Denge Bozukluğu:
Beyin lezyonlarında başdönmesinden ziyade dengesizlik hissi vardır. Eşlik eden ani düşme, bilinç kaybı, görme kayıpları tanıda yardımcıdır.
Denge bozukluğu daha çok  beyin damar tıkanıklığı, hipertansiyon, beyin tümörleri ve işitme denge siniri tümörlerinde görülür.
Beyin sapı lezyonlarında dengesizlik hissine çift görme veya bulanıklık, geçici körlük, yüzde kolda ve bacaklarda güçsüzlük, hissizlik, bilinç bulanıklığı, konuşma ve yutma güçlüğü eşlik edebilir. Gerçek bilinç kaybı santral sinir sitemi hastalığına işaret eder.
Sistemik Patolojiler:
Halsizlik, güçsüzlük, göz kararması, ani düşmeler daha çok kardiovaskuler, metabolik, anemik, şeker hastalıklarını düşündürmelidir.
Bulantı, kusma, solukluk, çarpıntı, terleme görülebilir.
Psikojenik Sebepler:
Nörotik hastalarda yürüme esnasında dengeyi kaybetme korkusu vardır. Bu korku hastaların başdönmesi iddiası ile hekime gelmesine neden olur.
Sersemlik, bayılma hissi, yüzüyormuş hissi, basınç hissi, baş ağrısı, gözlerini kapatınca ortaya çıkan dönme hissi psikojenik nedenlerle de görülebilir
Hastalarda semptomların tipi ile birlikte süresi de önemlidir. Hergün aynı şekilde aylar veya yıllar süren bir vertigo daha çok psikojenik bir etyolojiyi düşündürmelidir. Buna karşılık nöbetler halinde ortaya çıkan, en uzunu bir hafta süren şiddetli başdönmesi atakları ise kulağa yönlendirir. Atakların süresine göre kabaca bir ayırıcı tanı yapılırsa:
1.Saniyeler süren: BPPV(Benign paroksismal pozisyonal vertigo), boyun problemleri, tümör.
2.Dakika veya saatler süren: İç kulak tansiyonu
3.Günler süren: Denge siniri iltihabı
4.Süresi değişenler: İç kulak zarlarında yırtılma, travma
Santral olaylarda ise hastada dengesizliğin karakteristiği gibi süreside değişkendir. Kısa süreli ani dengesizlikler(1-2 sn) olabileceği gibi bir haftayı geçecek şekilde daha uzun olabilir.
KULAK KEPÇESI İLTİHABI(PERİKONDRİT)
Kulak kepçesi kıkırdağını besleyen zarın akut bakteriyel iltihabıdır. Darbe sonucu oluşan ezilme, yırtılma ve kanama nedeniyle olabileceği gibi, kronik orta ve dış kulak iltihabının bir komplikasyonu olarak görülebilir.
Kulak kepçesi ödemli, kırmızı ve hassastır. Ateş yükselmesi, kulak çevresinde lenf bezi büyümesi görülür. Iyi tedavi edilmezse şekil bozukluğu oluşur.
Tedavisi antibiyiotiktir, abse oluşmuşsa boşaltılmalıdır.
KULAK ŞİKAYETLERİ VE ANLAMLARI
Kulak kiri, dış kulak yolu iltihabı, akut orta kulak iltihabı, kulak mantarı, kulakta yabancı cisim nedeniyle ortaya çıkan işitme kayıpları birinci basamak sağlık hizmetlerinde tedavi edilebilir.
Kulak nezlesi, müzmin orta kulak iltihabı, çocuklarda doğumsal işitme kaybı,yaşlanmaya bağlı işitme kaybı ve gürültüye bağlı işitme kaybının uygun bir zamanda KBB uzmanınca görülmesi gerekir.
Kulağın zona hastalığı, toksik ilaç kullanımı, darbeler, ani yüksek gürültüye bağlı işitme kayıpları ve sebebi ortaya konulamayan ani işitme kayıpları vakit kaybetmeden KBB uzmanınca görülmelidir.
Kulak ağrısı(otalji):Ağrının karakteri hastalığa göre değişebilir. Şiddetli, zonklayıcı, batıcı ağrı: Dış kulak yolu iltihabı, akut orta kulak iltihabı, iltihabın kulak sışına taşarak beyine ve damarlara yayılması, kulak zonası, kulak zarı iltihabı, dalma ve uçmalarda görülen hava basıncı değişiklikleri, sinir iltihaplerı, kanserler.
Kulakta dolgunluk, tıkanıklık hissi ile birlikte künt ağrı: Kulak kiri, kulak nezlesi, yabancı cisimlerde görülebilir.
Dokunmaya hassas yangılı ağrı:
Kulak kepçesi iltihabı, dış kulak yolu iltihabında görülür.
Ağrının kaynağı kulak olmayabilir. Burun, sinüsler, geniz, diş, dişeti, bademcik, boğaz, yemek borusu ve çene eklemi hastalıklarının ağrısı kulağa vurabilir. Kulakta tarif edilen ağrıların yaklaşık yarısı kulak dışı organlardan kaynaklanır. Bu nedenle kulakta ağrıyı izah edebilecek bir patoloji tespit edilemezse; etraflı bir muayene gerekir. Bu kaynağın bir kanser gelişimi olabileceği daima hatırda tutulmalıdır.
Kulak kaşıntısı: Kulak kaşıntısı sık rastlanan bir sanssemptomdur.Bir hastalığa işaret etmeyebilir. Kulak kaşıma ve karıştırma bir alışkanlık olabilir. Abdest alan kişilerde suyla temasın sık oluşu kaşıntıya neden olabilir. Bu hastalarda nemli ortamda rahatlıkla mantar üreyebileceği gibi, sudaki klora karşı allerjik bir reaksiyon da söz konusu olabilir.Kulak mantarı, ekzemalı dış kulak yolu iltihabı, kabuklanmalı dış kulak yolu iltihabı kaşıntı ile seyreden kulak hastalıklarıdır.
Kulak akıntısı: Akut orta kulak iltihapları zamanında tedavi edilemezse akabilir. Üç ayı geçen süreyle akan bir kulağın kronikleştiğine karar verilir. Kronik orta kulak iltihabının değerlendirilmesi ve tedavisi uzmanlık gerektirir.
Dış kulak yolu iltihabında akıntı bazen görülebilir.
Dış kulak yolundan atılan kulak kiri akıntı zannedilebilir.
YAŞLANMATİPİ İŞİTME KAYBI(PRESBİAKUSİ)
İleri yaşlarda görülen, daha çok yüksek frekansları tutan iki taraflı simetrik işitme kaybıdır. Genellikle konuşma frekansları sağlam kaldığından ve işitme kaybı oldukça yavaş geliştiğinden hastaların çoğu bu duruma adapte olmuştur. Beraberinde bulunan kulak çınlaması rahatsızlık verebilir.
İşitme kaybının konuşma frakanslarını da tuttuğu veya ileri derecede olduğu hallerde hastalar duyamama şikayetiyle doktora gelebilirler. Medikal ve cerrahi tedavisi olmayan bu hastaların işitme cihazı ile rehabilite edilmesi gerekir. Hastaya cihaz önermek ve uygulamak belirli bir uzmanlık eğitimi gerektirir. Hastaların işitme kayıplarının tipi ve derecesine göre kullanılacak olan cihaz değişir. Uygulamadaki eksiklikler nedeniyle hastanın cihaz kullanamadığını düşünmesi hastaya yapılan bir haksızlık olacaktır. Rastgele cihaz kullanmak hasta ile cihaz arasında adaptasyon sorunlarına neden olabilir. İşitme cihazları mutlaka dış kulak yoluna oturan protez eşliğinde kullanılmalıdır. Ayrıca uygun olmayan cihazların kullanımı gereksiz ses yükseltilmesine, dolayısı ile akustik travmaya neden olur. Hastalarda cihaz kullanımına geçmeden önce muhakkak saf ses odiogramı ve konuşmayı ayırdetme yeteneği tespit edilmelidir.
Konuşmayı ayırdetme yeteneğini kaybeden hastaların rehabilitasyonu zordur.
Hasta işitir ancak anlayamaz. Kalabalık ortamlarda şikayet belirginleşir. Bu hastalar işitme cihazından faydalanamazlar. İşitme cihazı kullanımında en büyük sorunlardan biri hastanın cihaz kullnımını kabul etmesindeki zorluktur. Hastalar gözlük takma konusunda hiç tereddüt etmezken cihaz kullanma konusunda aynı rahatlığa sahip değildirler. İletişimin en önemli unsuru olan işitme fonksiyonunun kaybı hastada farkında olmadığı sosyal problemler yaratır. Eksik ve yanlış anlamak, bulunduğu ortamda sohbete tam olarak katılamamak, entellektüel kapasiteyi doğrudan etkiler. Hastaları cihaz kullanımı konusunda en çok rahatsız eden konu görüntü bozukluğudur. Son yıllarda gelişen teknoloji bu soruna çare bulmuş durumdadır. Cihazlar dış kulak yoluna yerleştirilebilecek kadar küçültülmüştür.
1
2
3
4
5
6
7
8
9
UÇAN Blogları

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder